Yemekten Önce Kendinize Şu 3 Basit Soruyu Sorun ..! | Diyetisyen Tavsiyesi

SORU 1: MALZEMELER NELERDİR?

Yemeğinizin içinde ne olduğunu bilin. Yeni başlayanlar için, içerik etiketlerini okumalısınız. Gıda; herhangi bir katkı maddesi veya koruyucu içeriyorsa, bunların neden kullanıldığını ve gerçekten gerekli olup olmadığını kendinize sorun. Bir bileşenin veya katkı maddesinin ne olduğunu veya sağlığınızı nasıl etkileyebileceğini bilmiyorsanız, ürünü geri koyun ve bunun yerine gerçek/doğal gıda ile yapılmış bir ürün arayın.

SORU 2: BU İÇERİKLER BESLEYİCİ Mİ?

“Diyet”, “hafif”, “serbest”, “doğal” ve “sağlıklı” gibi pazarlama terimleri, vücuda sıfır besin sağlayan tartışmalı katkı maddeleriyle dolu gıda paketlerinin üzerine yazılıyor. Carrageenan veya doğal aromaları tükettiğinizde vücudunuz ne kadar oranda zarar görmüş olur? Çok, orta veya hiç? Cevap hiçbiri. Bu soruyu yanıtlamanın kolay bir yolu, yiyeceğin “bütün” mü yoksa “işlenmiş” mi olduğunu açıklığa kavuşturmaktır. Bir yiyecek “bütün” olarak yani doğada ham şekilde bulunan bir gıda anlamına gelir. Bütün gıdalar tipik olarak “tek bileşenli gıdalardır” ve herhangi bir koruyucu, boya veya katkı maddesi içermezler. Bütün yiyecekler gerçek besindir: gerçek et, gerçek brokoli, gerçek elmalar.

SORU 3: BU İÇERİKLER NEREDEN GELİYOR?

Yemek için alışveriş yaptığınızda veya dışarıda yemek yediğinizde, o yemeğin nereden geldiğini bilmeyi hak ediyorsunuz. Yiyeceklerinizi kaynağına kadar takip etmenin yolları vardır. PLU (fiyat arama) numarasına bakın. Beş basamaklı bir dizinin başındaki 9, ürünün organik olarak yetiştirildiğini gösterir. Bu ürün genellikle mağazada “organik” olarak işaretlenir. 3 veya 4 ile başlayan dört basamaklı bir kod, geleneksel olarak yetiştirildiği ve GDO ürünüyse GDO’lu olabileceği anlamına gelir. Hayvansal proteinlere gelince, en iyisi geleneksel fabrika çiftliklerinde yetiştirilen (hormonlar ve diğer büyümeyi teşvik edici ilaçlarla ün salmış, hayvanları antibiyotiklerle beslerken ve GDO’lu yemleri sıkışık ve sağlıksız koşullarda besleyen) hayvanlardan elde edilen etlerden kaçınmaktır. Organik sertifikalı ve şu etiketlerden herhangi birine sahip etleri arayın: Otla beslenmiş ve büyümüş, hayvan refahı onaylı, sertifikalı insancıl ve merada yetiştirilmiş kümes hayvanları. Birkaç farklı besinin seçimlerinden bahsedelim.

YOĞURT

İlave şekerler, koyulaştırıcılar, yapay renkler, tatlar, meyve veya şeker içerenlerden kaçındığınızdan emin olun. Bunun yerine sade bir tat seçin ve kendiniz meyve veya kuruyemişlerinizi ekleyin.

PEYNİR

Selüloz gibi topaklanma önleyici katkı maddelerinden kaçının. Eğer bulabilirseniz, rendelenmemiş organik ve çiğ peynir veya pastörize edilmemiş bir ürün seçin.

YAĞ

Spreyler ve margarin alternatiflerinden kaçının. Zeytinyağı veya sade yağı tüketebilirsiniz.

YUMURTA

Sıvı, önceden pişirilmiş veya toz yumurtalardan kaçının. Serbest menzil, mera yetiştirilmiş ve organik olanı seçin. Üstünde “Kafessiz”, “vejetaryen beslenen”, “tamamen doğal”, “çiftlik taze” veya “hiçbir hormon eklenmemiş” yazanlara aldanmayın.

• Sağlıklı İpuçları: Ürününüzü kullanmadan önce daima yıkayın. Bu, filtrelenmiş su ile durulanarak yapılabilir. Ayrıca yerel, organik ürünler bulabildiğiniz zaman, toplu olarak satın almayı ve ürünlerin mevsiminde olmayabileceğini düşünerek diğer aylarda da kullanabilmek için fazladan almayı düşünebilirsiniz.