Son yıllarda bitkilere olan ilgi giderek artıyor. En çok da zayıflama çaylarında karşımıza çıkan bu bitkiler sanki sanıldığı kadar suçsuz mu? Hakikat bitkiyi ülkü dozda, uygun şartlarda ve hakikat yolla hazırladığımız vakit yarar göreceğimiz üzere yapılan yanılgılardan önemli hasar gören hatta vefatla sonuçlanabilen durumlar da olabiliyor. İşte size bu bitkilerle ilgili gerçekler…
1. Toksik olan dozdur.
Zayıflama çaylarının en popüleri olan yeşil çay üzerinden örnek verecek olursak; içeriğindeki epigallokateşin galat sayesinde metabolik suratı arttırdığı üzere çok tüketiminde içerisindeki kafeinden kaynaklı hipertansiyonu ve çarpıntısı olan bireyleri rahatsız edebilir. Bu şahısların yeşil çayı 1-2 fincandan fazla tüketmemesi gerekir. Yani değerli olan ölçüdür. Çok tüketimden kaçınmalıyız.
2. Yüzde yüz doğal ibaresine dikkat!!
Bitki çaylarının üzerindeki yüzde yüz doğal ibareleri onların büsbütün zararsız ve inançlı olduklarını göstermez. Bu eserlerin etiklerinde bulunmayan birtakım ziyanlı hususların de içerisine katılabileceğini unutmayın.
3. Uzun müddet tüketim olumsuz sonuçlar oluşturabilir.
En düzgün bilinen ve en tehlikeli örnek sinameki yaprağı çayıdır. Karışım zayıflama çaylarına konulan bilhassa de konstipasyon (kabızlık) tedavisinde sıkça başvurulan bir çay olan sinameki, 3 haftayı aşan kullanımda bağırsakta kalıcı hasar, uzun vadede tümörlere sebep olabilir.Bağırsaklarda kronik bir tembellik ortaya çıkabilir.
4.Zayıflama çaylarının büyük bir kısmının diüretik tesiri olduğunu unutmayın.
Zayıflama çaylarının büyük bir kısmı idrar sökücüdür. Yani bedenimize aldığımız, muhtaçlık duyduğumuz suyun, suda eriyen vitaminlerin ve minerallerin kaybına yol açar.
5.Karışım zayıflama çaylarının sinerjik tesiri olumlu sonuç vermeyebilir.
Tek başına aktifliği yeterli olan bir bitkiyi, öbür bitkilerle karışım çay haline getirdiğiniz vakit, ortaya çıkan karışım çok tesirli olup ziyan verebileceği üzere birbirlerinin etkinliklerini baskılayıp hiçbir yarar göstermeyedebilir. Örneğin mısır püskülü, funda yaprağı, kiraz sapı karışım zayıflama çaylarının vazgeçilmezidir. Bunların her biri diüretik tesirlidir. Birlikte kullanıldıklarında böbrekleri yorar ve kan da mineral eksikliği oluşturabilir. Ayrıyeten ilaçla birlikte alındığında ilacın tesirini azaltabilir.
6.Doğru formülle hazırlayın.
Bitki çayı hazırlamada kullandığımız temelde 3 sistem vardır. Bunalar, infüzyon (demleme), dekoksiyon(kaynatma) ve maserasyon (ıslatma) olarak isimlendirilir. Çayın hazırlanış biçimi birtakım bitkilerin tesirini değiştirebilir. Örneğin, kayışkıran kök ve rizomlarının infüzyonu idrar söktürücü, dekoksiyonu idrar zorluğunu giderici; ipeka kökünün infüzyonu balgam söktürücü, dekoksiyonu ishal kesici tesir yapar. Bu demek oluyor ki, hangi bitki için hangi hazırlama sistemini seçeceğimiz alacağımız tesir için çok kıymetli.
7. İstenilen tesir için yanlışsız vakit çok kıymetli.
Hazırladığımız bitki çayını ne vakit içeceğimiz alacağımız etkiyi değiştirebilir. Örneğin çok sık tükettiğimiz ıhlamur, demlendikten sonraki birinci 10 dakikada sedatif tesiriyle kendini gösterir. 10-15 dakikadan sonra göğüs yumuşatma tesiri daha baskındır.
8. Gündelik ömürde çok sık kullandığımız bitki, zararsızdır fikrinden kurtulun.
Sofralarımızı süsleyen kekik baharatından örnek verecek olursak, kekik çayı olağan kaidelerde idrar yolu enfeksiyonlarında, sindirim sorunlarında, üst teneffüs yolu enfeksiyonlarında tesirli olsa da yüksek tansiyon hastalarında sanılanın bilakis olumsuz sonuçlar doğurabilir.
9.Yapılan her reklama inanmayın.
Yasak olmasına karşın televizyonda ve internette yayınlanan “Açlık hissini bastırır, zayıflamaya yardımcı olur. Sindirimi kolaylaştırır, ödem atmaya yarar sağlar, bedendeki fazla yağların yakılmasına ve toksinlerin atılmasına birebir, Bedeninizin alkali düzeyini dengeleyerek içerisindeki 17 çeşit bitki ile çeşitli hastalıklardan korunarak sağlıklı zayıflamanıza yardımcı olur” halindeki reklamlar aldatıcıdır, aldatıcıdır ve kişiyi çok makus durumlara sürükleyebilir.
